Şeker Hastalığı Ameliyatı Kılavuzu
Şeker ameliyatı (Gastric Bypass) Tip 2 diyabetten(şeker hastalığı) kurtulmak için etkili bir cerrahi işlemdir. Elinizdeki bu kitapçıkta şeker ameliyatı (gastric bypass) hakkında detaylı bilgiler mevcuttur. Ancak, bunların dışında merak ettiğiniz şeyleri hekiminize ve diyetisyeninize danışabilirsiniz.
Şeker Hastalığı Nedir?
Şeker hastalığı (Diyabet), kandaki şeker düzeyinin yükselmesi sonucu oluşan kronik metabolizma bozukluğudur. Besinlerle alınan şeker, mideye, oradan bağırsaklara geçer ve emilerek kana karışır. Şekerin hücre içine girmesi için mutlaka insüline gereksinim vardır. İnsülin, şekerin hücre içine girmesinde hücrenin kapısını açan anahtar görevi yapar. Pankreas, yeterli insülin üretemediğinde veya insülin anahtar görevini yapamadığında (insülin direnci) şeker, hücre içine girip enerjiye dönüşemez. Dolayısıyla şeker kanda yükselmeye başlar.
İnsülin eksikliğine bağlı oluşan şeker hastalığı Tip 1 Şeker hastalığıdır ve ameliyatla tedavi edilemez bu hastalığın günümüzde en etkili tedavi yöntemi insülin kullanmaktır. Pankreasta insülin üretiminin azalması veya insülin üretimi yeterli olduğu halde, doku ve organlar seviyesinde yeterli etki gösterememesi yani insülin direnciyle ise ‘tip 2 diyabet’ gelişir ve en etkili tedavi yöntemi ‘’şeker ameliyatı (Gastrik bypass)’dır. Şeker hastalarının % 90’ı tip 2 diyabetli olanlardır. Tip 1 şeker hastalığı pankreastaki insülin salgılayan beta hücrelerine karşı antikor gelişmesi sonucu ortaya çıkar ve genellikle çocukluk çağında görülmeye başlar. Tip 2 diyabet ise insülin direnci nedeniyle çoğunlukla 25 yaşından sonra görülür. Tip 2 diyabet hastalarının yarısından fazlası aynı zamanda obezite sorunu yaşayan kişilerdir.
Şeker Hastalığı Ameliyatı (Tip 2 Diyabet Ameliyatı) Nedir?
Beslenme alışkanlıklarındaki birtakım yanlışlar, obezite ve hareketsiz yaşam pankreastan insülin salgılanmasındaki azalmaya veya insüline karşı hücrede direnç gelişmesine neden olmakta, bu da kanda şeker yükselmesine dolayısı ile Tip 2 Diyabete (Şeker hastalığı) neden olmaktadır.
Şeker hastaların %50’i aynı zamanda obezite sorunu yaşamaktadır. Yani, Türkiye’de 4 milyon dört yüz bin hem obez hem de şeker hastası bulunmaktadır. Bu rahatsızlıkları taşıyan kişilerde yandaş hastalıklar dediğimiz; uyku problemleri, yüksek tansiyon, kalp rahatsızlıkları, diz ağrıları, kan değerleri yüksekliği, karaciğer yağlanması, cinsel ve hormonal problemler, bazı kanser türleri sık görülmektedir. Şeker ameliyatı sonrası, hastalar insülin ve diyabet ilaçlarına mahkûm olmaktan kurtularak, etkili ve kalıcı sonuçlar almaktadır. İlacı bırakamayan diğer hastalarda da insülin kullanıyorsa daha düşük doza geçmekte veya ağızdan alınan oral anti diyabetik ilaçlarla kan şekeri kontrolü sağlanmaktadır.
Şeker Hastalarına Hangi Tür Ameliyat Yapılabilir?
Günümüzde en sık uygulanan ve en etkili ameliyatlar Omega Loop Gastrik BY Pass, Roux-en-Y Gastrik By Pass, Biliopankreatik diversion ve Jejunoileal by Pass yöntemleridir. Bu ameliyat yöntemlerinin başarı oranları birbirine yakındır. Cerrahlar bu yöntemlerden en az riskli en iyi sonucu alacağını düşündüğü yöntemi uygulamaktadır. Doç.Dr. İbrahim Sakçak Omega Loop Gastrik Bypass yöntemini revize ederek daha mükemmel hale getirdi ve bu yöntemi tüm hastalarına uygulamaktadır.
Her Şeker Hastası Ameliyatla İyileşebilir Mi?
Doğuştan insülin yokluğu olan tip 1 şeker hastalarında günümüzde kabul edilebilir oranda başarı sağlayan ve hastalığı tamamen ortadan kaldıracak bir tedavi yöntemi yoktur.
Tip 2 diyabetli ve ameliyat sonrası fayda görecek hastayı belirlemek çok önemlidir. Hastanın ameliyata uygun olması için şu özellikleri taşıması gerekir.
- Tip 2 şeker hastalığı olmalı
- 18-65 yaş arasında olmalı
- İnsülin direnci ve pankreastan insülin salgısını gösteren testlerin ameliyata uygun olması
- Şeker hastalığına bağlı böbrek yetmezliği, körlük, bacaklarda iyileşmeyen yaraların gelişmemiş olması gerekir.
- Kişinin ideal kilosuna göre 25 – 30 kg fazlası olması gerekir.
- HbA1c’nin 7’nin üzerinde olması,
- C peptid seviyesinin normal olması,
- HOMA-IR indeksinin yüksek olması
Metabolik Cerrahi Ameliyatı (Şeker Hastalığı Ameliyatı) Kimlere Yapılamaz?
- Tip 1 diyabeti olan kişiler
- Sindirim sistemi ile ilgili daha önceden ameliyat geçirmiş olan
- Crohn hastalığı gibi kronik barsak hastalıkları olan
- Anestezi alınmasına engel bir durum olan
- Şeker hastalığına bağlı olarak böbrek yetmezliği, körlük, bacaklarda iyileşmeyen yaraları oluşmuş kişilere bu ameliyat yapılamaz.
Obezite ve Tip-2 Diyabet (T2 DM) Cerrahisi Sonrası Beslenme
Ameliyattan sonraki gün, metilen mavisi ile renklendirilmiş su içirilir ardından her 15 dakikada 1-2 yudum olacak şekilde su ve komposto ile beslenmeye başlanır. Ameliyat sonrası 2. Gün çorba ve yoğurt ile devam edilir. Taburcu olunduktan sonra, ilk 1 ay kademeli şekilde normal beslenmeye geçilir.
Operasyondan sonra mide boyutu çok küçülür ve yaklaşık olarak bir çay bardağı hacmindedir. Aynı zamanda mideden yemeklerin geçişine izin veren kısım da oldukça daralır. Bu sebeple diyete yeni bir besin eklenirken önce sadece bir-iki ısırık veya yudum alıp sonra 10-15 dakika kadar beklenmelidir. Bu yöntem limitinizi ve besini tolere etme durumunuzu anlamanız için size yardımcı olacaktır. Yemeklerinizi yerken yavaş çiğnemeli ve porsiyona dikkat etmelisiniz. Mide hacmi küçüldüğü için çabuk doygunluk hissedilir.
AMELİYAT SONRASI İLK 1 HAFTA – SIVI DÖNEMİ
- Su, taze sıkılmış meyve suyu, şeker eklenmemiş hazır meyve ve sebze suları, bitki çayları, tanesiz komposto ve hoşaf şekersiz olarak tüketilebilir.
- Üzerindeki yağ katmanı ayrılmış, tavuk ve et suyu
- Süt, yoğurt, ayran, kefir
- Proteinli süt, yoğurt, activia gibi probiyotikli yoğurt
- Süt sizi rahatsız ediyorsa, laktozsuz süt, soya ve badem sütü tercih edin.
- Çok sık olmamak şartıyla, az pirinçli sütlaç, muhallebi, keşkül, kazandibi, sossuz triliçe, dondurma gibi yumuşak kıvamlı sütlü tatlılar
- Sulu kıvamda patates püresi
- Et suyu ve tavuk suyu ile hazırlanmış tanesiz baharatsız, bir tutam tuz ve salçasız hazırlanmış çorbalar
AMELİYAT SONRASI 7- 10. GÜNLER – PÜRE DÖNEMİ
- Sıcak suda veya et suyu ile haşlanmış blenderdan çekilmiş püre kıvamında sebzeler (havuç, kabak, patates gibi…) tüketilebilir.
- Evde yapılmış sebze yemeklerinin tanelerini blenderdan çekerek tüketebilirsiniz.
- Domates ve salatalığı, kabuğu soyulmuş ve ezilmiş küçük parçalar halinde tüketebilirsiniz.
- Elma, armut, ayva gibi sert meyveleri kabuğu soyulmuş ve rendelenmiş şekilde yiyebilirsiniz.
- Ağızda iyi çiğneyerek veya ezerek muz, kivi, kavun, karpuz yiyebilirsiniz.
- Öğütülmüş sade yulaf ezmesini süt ile pişirerek ılık ve hafif sulu kıvamda tüketebilirsiniz. Tadını sevmediyseniz meyve püresi ekleyebilirsiniz.
- Yoğurdun içine ezilmiş veya çok küçük doğranmış veya rendelenmiş meyve ekleyebilirsiniz.
- Blenderdan çekilmiş salçasız, baharatsız ve tanesiz çorbaları tüketmeye devam edin. Çorbaların içine yumurta ve unlu terbiyeler ekleyebilirsiniz.
- Soğan ve sarımsak bu dönemde midenizi rahatsız edebilir, pişmiş halde sebze ve çorbalarda kullanabilirsiniz.
- Evde yemek yapacak imkânınız yoksa şekersiz, meyve püreleri ve sebze püreleri olan bebek ürünlerini tercih edebilirsiniz.
AMELİYAT SONRASI 10- 15. GÜNLER
Kahvaltılık yemeye başlayabilirsiniz. Yiyecekleri denemek için önce tek başına tüketin.
- İlk yumurta denemesinde yumurtanın beyazı ile başlayabilirsiniz.
- Safra keseniz alındıysa yumurta sarısını tüketmeyin.
- Çılbır deneyebilirsiniz, kaynayan suya yumurtanın kırılması ile hazırlanan haşlanmış ve tam sertleşmemiş yumurtadır, az yağlı ve baharat eklenmeden hazırlanmalıdır. Arzu edilirse yoğurtla yiyebilirsiniz.
- Bir gün yumurta, bir gün peynir deneyerek yiyin. Eğer rahatsız olmuyorsanız aynı gün içinde az miktarda ikisinden de tüketin.
- Kahvaltıda 1 bardak çay tüketebilirsiniz ama önceliğiniz yumurta ve peynir olmalı.
- Kahvaltıda yumurta ve peynir yedikten sonra, ara öğün olarak ekmek ile peynir tüketebilirsiniz.
AMELİYAT SONRASI 15 – 30. GÜNLER
İlk zamanlarda, besinleriniz sulu ve yumuşak kıvamlı olsun. Hangi besinin sizi rahatsız edebileceğini anlayabilmemiz için, yeni başlayacağınız besinleri aynı gün içerisinde tüketmeyin. Besinleri çok çiğneyin ve yemek yerken iki lokma arasında bir süre bekleyin. Öğün sırasında sıvı tüketilmemeli, yemekten önce ve sonra 30 dakika sıvı tüketimi için beklenmelidir.
NELER TÜKETİLEBİLİR?
- Günde 1,5 litre su tüketmeye çalışın.
- Acısız ve ekşisiz, yoğun baharatlı olmayan sulu köfte, haşlanmış köfte yiyebilirsiniz.
- Yemeklerinizde, tavuk suyu veya et suyu kullanmaya çalışın.
- Tarhana, mercimek, yayla, ezogelin gibi çorbaları, az salçalı, az baharatlı ve süzülmüş tanesiz bir şekilde tüketebilirsiniz.
- Ara öğün olarak açlığınızı ve bulantılarınızı engelleyebilmek için günde 1 çay bardağı kadar leblebi yiyebilirsiniz.
- Köfte ve balık için, ızgara, fırın, haşlama, buharda pişirme, az yağlı pişirme tekniklerini kullanın.
- Protein kaynağı olan, kuru baklagillerin püreleri, nohut püresi (humus), sulu bakla püresi (sulu fava) ve fasulye püresi deneyebilirsiniz.
- Gün içerisinde 1 dilim ekmek veya 1 – 2 adet galeta veya grissini tüketebilirsiniz.
AMELİYATTAN SONRA İLK 1 AY NELER TÜKETİLMEMELİ?
- Kırmızı et (büyük parça, pirzola, kuşbaşı)
- Tavuk, hindi eti
- Pirinç, bulgur, makarna
- Alkollü ve Gazlı içecekler
- Kahve
- Çikolata ve şerbetli tatlılar
- Hamur işi, poğaça, börek, simit
AMELİYATTAN 1 AY SONRA DİKKAT ETMENİZ GEREKENLER
- Sizi rahatsız etmediği sürece, küçük miktarlarda her besinden yiyebilirsiniz.
- Et yemekleri, kıymalı yemekler, sebze yemekleri, pirinç pilavı, bulgur pilavı, çorbalar, tavuk yemeklerini tüketebilirsiniz.
- Tavuğun önce but ve kanat kısımlarını deneyin. Sizi rahatsız etmezse göğüs kısmını deneyebilirsiniz.
- Büyük parça et ve tavuğa kendinizi hazır hissettiğinizde başlayabilirsiniz. Aynı gün içinde ikisini denemeyin.
- Yumurtanın, haşlama ve diğer çeşitlerini de yiyebilirsiniz.
- Zeytin ve diğer kahvaltılıkları yemeye başlayabilirsiniz.
- Çay, kahve içebilirsiniz.
- Artık, bütün çorbaları taneli ve salçalı şekilde tüketebilirsiniz. Tuz ve nane dışında fazla baharat kullanmamaya dikkat edin.
- Önceliğiniz protein içeren besinler: et, tavuk, balık, yumurta, peynir, kuru baklagiller, yoğurt, süt olmalı.
- Gün içerisinde, her öğününüzde protein içeren bir besinden yemelisiniz.
- Ceviz, fındık, badem gibi kuruyemişleri ara öğün olarak tüketebilirsiniz.
- Gazlı ve şekerli, soda, kola, fanta, ice tea, gazoz gibi içecekleri, yüksek kalorili ve mide genişlemesine sebep olabildiğinden tüketmeyin.
- Alkollü içecekleri, ilk 2 ay tüketmeyin.
- Çikolata, şerbetli tatlılar ve şekerli yiyeceklerden uzak durduğunuzda daha sağlıklı kilo vereceksiniz.
DOÇ. DR. İBRAHİM SAKÇAK
OBEZİTE VE DİYABET CERRAHİ